Biyolojik Savaş Nedir? Nasıl Yapılır?
Biyolojik savaş nedir? Biyolojik savaş nasıl yapılır, çeşitleri nelerdir? Biyolojik savaş hakkında bilgi.
Canlı mikropların insan, hayvan veya bitkilerde hastalık meydana getirmek veya ölüme yol açmak maksadıyla kullanılmasına biyolojik savaş denir.
Biyolojik silâh, atom bombası veya başka yakıp yıkıcı silâhlar gibi, tesislerle binalara zarar vermez; onun hedefi doğrudan doğruya insan ve insanın besini yani bitki ve hayvanlardır. Biyolojik silâhlar hem çok çeşitli olmaları, hem de etkilerinin ancak, uzunca bir zaman sonra görülebilmesi bakımından, bir biyolojik savaşın başlayıp başlamadığını kestirmek son derece güçtür.
Biyoloji savaşının gerçekten askerî bir tatbik alanı varsa da, bu başlı başına ve mutlak bir savaş şeklî olarak kabul edilemez. Biyolojik savaş yolu ile değil bir milleti, hattâ bir şehri bile alt etmek imkânsızdır. Bu bakımdan, biyolojik savaş ancak modern silâhlarla işbirliği yapıldığı takdirde başarılı olabilir.
Biyolojik silâhlar bilhassa sabotaj hareketlerine uygun düşer. Az miktarda biyolojik maddeyle düşmana çok büyük zararlar verilebilir. Üstelik, meselâ her hangi bir salgın çıkınca bunun bir sabotaj eseri mi, yoksa tabii bir salgın mı olduğunu kestirmek de çok güçtür.
Biyolojik savaşın silâhları çeşitlidir; Geniş ölçüde insan topluluklarının öldürülmesi isteniyorsa veba, kolera, çiçek, tifüs gibi öldürücü mikroplar kullanılır. Maksat sadece karşı tarafta salgın hastalık çıkarmaksa o zaman daha az etkili hastalık mikropları kullanılır. Bu şekilde, insanlar ölmez ama, memleketin savaş gücü azalır, üstelik hastaneler doktorlar uğraştırılmış olur.
Yiyecek maddelerinin bulaştırılması daha çok sınırlı yerlere etki yapar. Su kaynaklarının bulaştırılması ise mikropların çok geniş ölçüde yayılmasına yol açar.
Biyolojik savaşta kullanılacak maddelerin istenilen etkiyi yapabilmesi için bazı özellikleri bulunması lâzımdır. Bu özelliklerin başında şunlar gelir:
- Son derece bulaşıcı olmak,
- Güneş, sıcaklık, kuraklık gibi. yokedici tabiat şartlarına uyacak dayanıklılıkta olmak
- Çok şiddetli bir öldürücü kuvvette olmak;
- Atılacağı kesimde bu maddeye karşı bağışıklık olmamasına . dikkat etmek.
Bütün bu hususlar dikkate alınarak hazırlanan madde, çeşitli yollardan, bulaştırılmak istenen yere atılır. Bulaşma hava, su veya besinler yoluyla olabileceği gibi doğrudan doğruya vücuda dokunma yoluyla da artık insandan insana geçerek yayılması kolaylaşır, düşman istediği sonucu elde eder.
Biyolojik Savaşın Dünü ve Bugünü
Biyolojik savaş hatırlanmayacak kadar eski zamanlardan beri yapıla gelmektedir. Eski devirlerde kolera veya vebadan ölenlerin cesedi şehirlerin surlarından içeri atılır, yahut düşman işgaline uğraması muhtemel olan yerlere bırakılırdı. Napoleon kuşattığı Mantua şehrini mahsus su baskınına uğratarak burada sıtma salgını çıkarmaya, böylece. İtalyanları zayıflamaya çalışmıştır. Avrupalı tüccarlar Kızılderililerin savaş gücünü azaltmak İçin çiçek mikrobu bulaşmış battaniyeleri bunlara dağıtmışlardır.
İlk bakışta biyolojik savaş korkunç gibi görünmekle beraber uyanık bulunmak, sağlık kurallarına riayet etmek gibi tedbirler büyük zararları önler. Hastalıkların yayılması bazan sanıldığından daha yavaştır. XVIII. yüzyılda Londra’yı silip süpüren veba salgını 1064’te birkaç vaka ile başlamıştı. Hastalığın şehrin öbür ucuna kadar bulaşması için aradan altı ay geçti. Hastalık ancak 1665 eylülünde en şiddetli halini almıştı. Bu salgında 70.000 kişi öldü. öte yandan. 1947 yılında çiçekli bir adamın New York’ta birkaç gün dolaştığı tespit edilmiş, bunun üzerine çok kısa bir zaman içinde 6.350.000 kişi aşılanmıştı. Bunun sonucu olarak ancak 12 çiçek vakasına daha rastlandı.
Çeşitli milletler biyolojik savaş için birçok araştırmalarda bulunmaktadır.