Geleneksel Türk Çoraplarının Özellikleri

Türkler çoraplarını elde ve beş şiş ile örüyorlardı. örgü malzemesi olarak, yün, iplik, tiftik ve ibrişim inceliğinde ipek kullanırlardı. Bölgelere göre çeşitli özellikler gösteren bu çoraplar el dokuması sanatının en güzel örneklerini vermiştir. Anadolu çorapları sadece dokunduğu malzeme bakımından değil, motifleri, renkleri ve bu renk ve motiflerin temsil ettiği anlamlar bakımından da büyük özellik ve önem taşıyordu.

Çoraplara örülen her motifin bir ayrı anlamı vardı. Bu motiflere bakarak onu giyen hakkında bilgi edinmek mümkündü. Renkli motiflerle süslü çorapları kadınlar kadar erkekler de giyerdi ve pazar yerine inmiş bir erkeğin çorap motiflerinden onun dağlı mı, ova köyünden mi, bekar mı. evli mi, köyün büyük ağası mı. küçük ağası mı olduğunu çıkarmak mümkündü.

Çoraplarda kullanılan motiflerin adları vardı: Sarhoş yolu Şaşırdı, âşık yolu, mektepli kızlar v.b. Bir erkeğe ilgisini belli etmek isteyen kız. duygularını bu motiflerden birini kullanarak dile getirir ve o çorabı hediye ederdi. İplikleri kök boyalarla boyanan ve evlerde bükülen Anadolu halk çoraplarından derlenmiş zengin örnekler çeşitli etnoğrafya müzelerinde (Ankara, Bergama, İstanbul). İstanbul Resim ve Heykel müzesinde (Kenan özbel armağanı) ve özel koleksiyonlarda vardır. Bugün Anadolu’da da el örgüsü çoraplar ortadan kalkmakta yerini makine çoraplarına bırakmaktadır. Son yıllarda çorap yapımcıları, çeşitli modalar sonucu, naylondan, pamuktan, yünden, ağ örülü renkli (dantel çorap, file çorap v.b.) birçok fantezi çorap modellerini piyasaya sürdüler. Bazı tür çoraplar, lastik kenarları veya aynı dokumadan bir sliple uzatılmaları sayesinde jartiyersiz giyilebilir. Bu yeni yapını tarzını, durumlarını büyüklerden daha kolay değiştirebilen küçük veya orta işletmeler de benimsedi.

El Emeği Göz Nuru Ürünlerimiz; Çoraplar, Heybeler 

El sanatlarında en çok rastlanan ve tamamı örme tekniğinde yapılan işlerin başında çoraplar gelir. Bütün el sanatlarında olduğu gibi, genç kız ve kadınlar kendilerine veya sevgilileri için ördükleri çorapların motif ve renklerinde gizli tutkularını anlatırlar. Geleneklerine bağlı birçok Anadolu köylerinde çorap, ayağa giyilen bir giysiden çok, özlemi, sevinci, kederi ve ümidi anlatan ayrı bir dildir. Aynı zamanda kişinin sosyal durumunu, köyünü ve ailesini de tanıtır.

Meselâ, Sivas köylerinde küçük ağa olarak adlandırılan çorapları sadece bekârlar giyer, büyük ağa ise, evlilerindir. Âşıksa, «Seni seviyorum, beni hatırla», üzüntülü ise, «Yâr yâre küstü», «Yandım alamadım» gibi motiflerle süslü çoraplar giyilir. Bunlardan başka, «Âşık kirpiği», «Fincan göbeği», «İnce tütün», «Dallı», «Âbanî» gibi isimleri olanlar da vardır. Dallı’yı gelin, Abanî’yi damat giyer. Bunların malzemelerine gümüş ve altın teller katılır.

Erkek ve kadın çorapları her bölgeye göre de ayrı ayrı malzemeden yapılır. Doğu illerimizde yün, Güney’de ve Ege’de pamuk, Orta Anadolu’da da tiftik kullanılır. Çoraplarda da, halı ve kilimlerde olduğu gibi, her bölgenin kendine has renk anlayışı vardır. Siyah renk’i Malatya bölgesi temel renk olarak alırken, Sivas onu ikinci dereceye atar, Bursa’da ise hiç kullanılmaz. Malatya’da 8 türlü yeşil, Konya’da 12 türlü siyah, Sivas’ta 13 türlü turuncu görülür.

Anadolu’nun’bazı bölgelerinde, çoraplar üzerine çeşitli inanışlar ve âdetler de vardır. Meselâ, çokluk beyazlı bir çift çorabın hediye edilmesi hayra, siyahlılar ise, şerre yorumlanır. Dul bir kadının erkek çorabı giymesi, evlenmek istediğini anlatır. Kaybolan çorap teki, o evdeki evli veya nişanlıların ayrılık habercisidir.

El sanatlarının önemli bir bölümü olan kolanlar, kuşaklar ve heybeler de çok  yaygın ve eski köy sanatlarındandır. Dokuma tekniğinde yapılır ve gördükleri işe göre çeşitli bölgelerde başka başka adlar alırlar. Başlıca malzemesi yün ipliğidir, pamuk ve pek seyrek olarak da ipek kullanılır. Kolan ve kuşaklarda daha çok pastel renkleri görülür. Uçları tuzak denilen bir püskülle1 son bulur. Çadır direklerini bağlamakta, hayvan eğerlerinde kullanılır.

Kuşaklar daha çok baş süslemelerinde kullanılır ve işlemeli önlükleri bele sarmaya yarar. Heybeler ise, kilimler gibi, canlı renkli ve çok zengin motiflidir. Anadolu’nun en gözde eşyasından olan heybeler, hayvan eğerine konmak ve omuzda taşınmak üzere yapılır.

Günümüzde de hatıra eşyası olarak satılan heybeleri turistler çanta gibi kullanmaktadırlar.

İlgili Makaleler