Kültürümüzde Ayak İle İlgili Sözler
Ayak açmak, nişanlı kızı, alıştırmak amacıyla oğlan evi yakınlarında dolaştırmak. (Gelenekselliğini sürdüren kesimlerde, düğüne yakın günlerde sık rastlanan uygulamalardandır.)
Ayak kirası, gelenekselliğini sürdüren kesimlerde, at üstünde oğlan evine gelen gelinin inip eve girmesi için, oğlan babası tarafından verilen armağanlar. (Gelin verilenleri yeterli bulmadıkça attan inmez.)
Ayak kösteğini kesmek, yürüyemeyen ya da sık sık düşen çocukların ayağında var olduğuna inanılan görünmez bağı kesmek; bunun için yapılan törensel uygulamalar. Adağını kesmek de denir.
Ayağına basmak, nikah masasında ya da gerdek gecesi, evlilikte üstünlük sağlama amacıyla eşlerden birinin öbürünün ayağına basması. (Kim daha erken davranır, ötekinin ayağına basarsa, evlilikte onun sözünün geçeceğine inanılır.)
Ayakları sevişmek, eskiden tulumbacı sandığını taşıyanların, aynı uzunlukta ve tempoda adım atmalarına verilen ad.
Ağır-koyun ayağı, tulumbacılıkta, ufak adımlarla koşmaya verilen ad.
Ayaklı meyhane, eskiden kalabalık yerlerde dolaşarak gizlice rakı satan gezici satıcılara verilen ad.