Şarap Dinimizce Neden Yasaktır?

Şarap Dinimizce Neden Yasaktır? Yasak olduğunun kanıtları nelerdir? Şarabın yasaklanmasının nedenleri ile ilgii görüşler

Genellikle sarhoş edici bütün içkiler, müminlere mutlak surette yasak edilmiştir. Bu yasak, Kur’ân-ı Kerîm’in çeşitli yerlerinde belirtildiğinden, ilâhı bir emirle konulmuş olmaktadır.

Peygamberin yakınlarından bazılarının fazlaca şaraba düşkün olmaları bu yasağın konmasına âmil olmuştur. Bir gün bazı yakınlarının fazlaca içkiye düşkün olmasından telâşlanan Hz. Ömer’in, Hz. Peygamberce müracaat etmesi, onun, bu hususta ilâhî irâdenin nasıl tecellî edeceğini sormasına yol açmış ve şu âyet nâzil olmuştur: «Eğer sana şarap ve kumar hakkında sual sorarlarsa, her ikisinin de büyük günah olduğunu söyle.»

Bu âyet ancak bazı yakınların vazgeçmesine sebep oldu. Diğerleri yine içmeye devam ettiler. Bunun üzerine Hz. Ömer Allah’a yalvararak emirlerini daha açık, daha kesin şekilde bildirmesini istedi. Birkaç gün sonra Hz. Peygambere şu âyet geldi: «Sarhoşken namaza yaklaşmayınız.» Ancak, bu yeni âyet de şaraba çok düşkün olanların üzerinde fazla tesirli olmadı. Hz. Ömer, gözyaşları içinde yeniden yalvardı. Ve o zaman şu korkutucu âyet geldi: «Ey îman edenler, şunu bilin ki, şarap, kumar, putlar, şeytanın kuruntusu ile aklınıza sokulan kötülüklerdir: Kendi iyiliğiniz için, selâmetiniz için bundan vazgeçin. Gerçekte, şeytan, şarap ve kumar vasıtasıyla sizi, birbirinize karşı kin duyurmaya çalışır. Bu da sizi Allah yolundan, ibâdetten, nefsinizi murakabeden alıkoyar. Bundan vazgeçin!»

Bu âyet, artık şarap hakkında hiçbir şüpheye meydan bırakmıyor ve şarabı haram maddeler arasına sokuyordu. O tarihten sonra Müslümanlar artık şarap içmediler. Öte yandan Hz. Peygamber, o tarihten sonra da şaraba ve diğer içkilere karşı gerekli  telkinlerde bulunmaktan geri kalmadı. Bir gün: «Şarap içenle puta tapan arasında fark yoktur» dedi. Bir başka defasında da: «İnsan eline şarap kadehini aldığı anda yerin ve göğün bütün meleklerinin lânetine uğrar» dedi.

Müslüman’ın, şaraba ve diğer sarhoş edici içkilere karşı korkusu o derecede olmalıydı ki, bir damlasını bile (lev-katraten) içmemeli, içeriden veya dışarıdan ilâç olarak kullanmamalı; kendisini olduğu kadar çocuklarını ve hayvanlarını da bundan korumalıydı. Ayrıca mü’minler bunun ticaretini de yapmamalıydı.

Bu bakımdan, Allah ve Peygamberdi tarafından lânetlenen içki; İslâmiyet’te, hiçbir değeri olmayan domuz ve ölü hayvan etiyle bir tutulur.

Ayrıca, içine şarap veya bir başka memnu içki konan kâselerin kullanılması da yasaktır. Çok eski olup da emme özelliğini kaybeden kâseler için bu şart yoktur. Ancak onların da on defaya kadar yıkanması lâzımdır.

Kısacası, mü’min, tortusuna varıncaya kadar şarabı hiçbir surette kullanamayacak hattâ şarapla sakalını bile ovuşturmayacaktır.

İlgili Makaleler